İbrahim (a.s)’in Melekler Tarafından İmtihan Edilmesi

Cenâb-ı Hak’a çeşitli vesileler ile yaklaşılır. Bunlardan biri de keseceğimiz kurbanlarımızdır. Bu derece yüce mana ifade eden kurban ibadeti, acaba nereden miras kaldı? Bu günlerde hangi idrak ve düşünceyle bayram yapıyoruz?

Tarih, Peygamber Efendimizin cedd-i âlisi, Kâbe-i Muazzama’nın banisi, Hz. İbrahim’in devriydi. Nemrut’un ateşinden kurtulmuş olan Hz. İbrahim, insanlığı Allah’a kul olmaya dâvet ediyordu. Bu uğurda canını ve malını hiçe sayma fedakârlığını gösteren Hz. İbrahim, Allah tarafından yeni bir imtihana çekilecekti.
Aradan seneler geçmesine rağmen, evlâdı olmamıştı. Evlat arzusu içinde olduğu bir sırada, melekler Hz. Allah’a “Yarabbi Halil’in İbrahim’in kendisi var, malı var, hanımı var; bu kadar meşguliyetin içinde sana nasıl Halil oldu?” diye sorarlar. Cenabı Hak da “Ben kulumun suretine ve malına bakmam; kalbine ve ameline bakarım. Benim Halilim’in kalbinde benden başkasının sevgisi yoktur.” buyurdu. “İsterseniz gidiniz imtihan ediniz.”

Cebrail (a.s) insan suretinde geldi. O zaman İbrahim (a.s.)’in 12 bin çoban ve av köpeği vardı. Hepsinin boynundaki tasmalar altın ve gümüştendi. Artık ne kadar sürüsünün olduğunu siz düşününüz. İbrahim (a.s) yüksek bir yere çıkmış koyunlarını gözetliyordu. Cebrail (a.s.) selam verdi. İbrahim (a.s.) selamı aldıktan sonra Cebrail (a.s.) “Bunlar kimin?” diye sordu. İbrahim (a.s) “Hazreti Allah’ındır ama benim elimde emanettir” dedi.

Cebrail (a.s) “Bunlardan bir tane bana verir misin” dedi. İbrahim (a.s.) Allah’ı bir defa zikret, üçte birini al” buyurdu. Melek “Subbuhun guddusun Rabbuna ve Rabbul melaiketi verruhu” diye zikretti; üçte birini aldı. “Bir daha zikret, üçte birini de al” buyurdu. Melek tekrar zikretti, geri kalan üçte birini de aldı. İbrahim (a.s.) “Bir daha zikret, hepsini al” buyurdu. Melek bir daha zikretti, hepsini aldı. İbrahim (a.s.) bir daha zikret, ben de senin kölen olayım” buyurdu.
Cenabı Hak “Ey Cebrail, Halilim’i nasıl buldun” buyurdu. Cebrail (a.s) “Yarabbi; ne güzel kul, ne güzel Halil imiş” dedi.

İbrahim (a.s.) çobanları çağırdı, “Sürüyü bu misafirin arkasından sürünüz, artık bu mal benim değil. Sizler dahil hepiniz bunun malısınız” buyurunca Cebrail (a.s.) kendisinin melek olduğunu açığa çıkardı, “Ben meleğim, bana lazım değil; imtihan için geldim” dedi.

İbrahim (a.s.) “Ben, Hz. Allah’ın Halil’iyim; verdiğim malı geri almam” deyince Cenabı Hak vahyederek “Ya İbrahim; onları al, Allah yolunda infak yap ve vakfeyle” buyurdu ve İbrahim (a.s) da hepsini vakfetti.

Hz. İbrahim’in yanına gelerek sorarlar: “Ya İbrahim! Hz. Allah sana bu kadar nimetler ihsan etmişken, sen bu nimetleri Hz. Allah yolunda hiç düşünmeden harcıyorsun. Kalbine hiç bir şey gelmiyor mu” diye sormaları üzerine verdiği cevap düşündürücüdür:

“Değil malımı feda etmek, bana salih bir evlat verse, onu bile yolunda feda edebilirim.” İşte bu söz kayda geçmiş.